all about coffee, Tüm Yazılar, Yöresel Kahveler

Brezilya Kahveleri Hakkında

Dünyanın en çok kahve üretilen ve en çok kahve tüketilen ülkelerinden biri; Brezilya. Brezilya’nın herşeyi bir başka; dansları, Rio Karnavalı, futbolu, festivalleri, sineması, tv programları, coğrafyası vs. derken kahve denince de akla ilk gelenlerden. Dünya Ticaret Örgütü 2019 verilerine göre Brezilya dünyanın en çok kahve hasadı rekoltesine sahip ülkesi. Tropikal bir meyve olan kahve için yükseklik ne kadar artarsa o kadar temiz, parlak, derinlikli tat profillerine sahip olmak ihtimal. Kahve ağacının ve meyvelerinin sağlıklı olması da, kafein gibi bazı maddelerin oranı da yükseklikle ilintili. Yüksek rakım biz kahve kavurucuların genel olarak tercih edeceği bir kriter. Ancak Brezilya kahveleri 400-1700 metre rakımları arasında yetiştiğinden genellikle espresso bazlı demlemelerde kullanmaya yönelik, dengeli, kakaomsu, şekerkamışı ve fındık, kavruk badem tatlarını andıran profillerde, yüksek bölgelerinde ise sitrik profillerdeki kahvelerdir. Kahve tarımının bunca geliştiği ülkede micro lot çalışan çiftçiler, bölge projeleri üreten girişimler, kaliteye de yatırım yapan iştirakler ve kooperatifler de elbette var. Bunun için Brezilya kahvesi dendiği zaman akla tek bir şey gelmemeli. Örneğin çarpraz döllenmeyi, aşılamayı deneyen, hasat sonrası işlemlerde fermantasyon ya da kurutma işlemlerinde farklı teknikler deneyen çiftçilere çokça rastlıyoruz. Ancak bu tip çalışmalar genel üretimin yanında devede kulak. Meraklısına specialty coffee dendiğinde, orada sağlam seçkiler sunmak amacıyla Brezilya kahve çiftçileri pazarı değerlendiriyor.

Bir diğer unsur ülkenin siyasal yapısının, on yıllardır, küresel piyasa sistemine entegre bir işleyişteki motivasyonu. Brezilya sonuçta ciddi bir federal devlet organizasyonu olduğundan dış yatırımcılar veya uluslararası gıda organizasyonlarının rahatlıkla ticaret yapabilme güvencelerine sahip bir ülke. Kahve üreten ülkeler arasında siyasal bütünlüğü ve devlet ciddiyeti olan, sermaye güvenliği sağlayabilecek hukuki etkinliği olan bir kaç ülkeden biri. Yani paranız ve gerekli şirket yetkinliğiniz varsa Brezilya’ya gidip kahveni alıp gelirsin. Tabii ülkede adi suç oranın bir hayli yüksek olduğunu da söylemek gerek. O yüzden eğer giderseniz bir güzergah, konaklama ve yeme içme planınız olsun. Çok kasmayın ama salmayın da…

Ülkede yetişen kahvenin yaklaşık %55’i arabica türü. Federal bir devlet olan Brezilya’da en fazla rekolte Minas Gerias eyaletinden elde ediliyor, hem de ülke üretiminin neredeyse yarısı. Sul De Minas da ikinci sırada ve genel üretimin %30’u burada yapılıyor. Genellikle küçük üreticiler bu bölgede micro lot mahsullerin yetişmesini sağlıyor ve meyvemsi, sitrik tatlardaki kahvelerle öne çıkıyor. Sao Paulo’ya bağlı Mogiana ise en engebeli ve yüksek bölge. Bu sayede daha az şehirleşmiş ve daha doğal alanlarda yaşama şansı bulan kahve ağaçları, dolayısıyla daha dengeli aromalara sahip yemişler veriyor. Bizim de en sevdiğimiz Brezilya kahveleri genellikle bu bölgeninkiler oluyor. Ancak Santos limanı menşei olarak verilen kahveler de bir o kadar kötü. Bizim geleneksel olmayan ama geleneksel algısını ele geçirmiş kahve tüccarlarının hemen hepsi Türk Kahvesini Santos limanından buldukları en ucuz kahvelerden imal ederler. Bu genel bir kaide ve ticari yöntem olmuş çıkmış. Bu yüzden piyasada “türk kahvesi”, “geleneksel türk kahvesi” gibi menşei belirtilmeyen kahveler genelde Santos limanından geliyor.

Genel özelliklerinden bahsettikten sonra Brezilya’nın ticari kahveciliğinde merkezi olduğu anlaşılmıştır sanırım. Yani daha fazla kahve üretimi için Amazonlar’da plantasyon alanları açmak, bunun için çokça doğal bölge (yüzlerce hektarlardan, dekarlardan bahsediyoruz) tahrip edilmekte. Tüm dünya klimoojisi için hassas dengelerle oynayan küresel şirketlere hayır diyemiyorlar maalesef. Zira kahve üreten yöre halkı da pek zengin sayılmaz. Gelecek üç beş dolara bağlamış ümitlerini. Hayalleri yak, evi ısıt gibi bir acıklı paradoks. Özetle; kahve almadan önce menşeini sorunuz. Sonra da güven ve huzurla yudumlayınız.